Çünkü sırlar ve hakikatler her kaba sığmaz.
Ham olan, pişmişin halinden anlamaz.
İlahi hakikatlerin üzerinden örtü kaldırılırsa kargaşa çıkar.
Mesela Hallac'ın başına gelenleri, mecazı anlamayanların nasıl bir kargaşa ile cihanı fitneye
verdiklerini düşününüz.
Bu yüzdendir ki tasavvufun
meyhane (=tekke veya kâmil mürşidin gönlü)
meyhaneci (=mürşid),
şarap (=marifetullah),
kadeh (=dervişin kalbi) veya yanak (=tecelli nuru),
ben (=gayb âlemi),
dudak (=Allah'ın birliği, vahdet) gibi bir mecaz dili vardır.
İskender Pala/Kuş Dili 30 Kasım 2011 Zaman
İskender Pala/Kuş Dili 30 Kasım 2011 Zaman
0 yorum:
Yorum Gönder